Müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarının maruz kalmış olduğu kumpas hareketi için kullanılan başlıca isimlerden olan Özkan Mamati (Deniz), yine aynı kumpasın propaganda ayağında kullanılan Hakan Ural'ın programına 11.01.2023 tarihinde konuk olmuş ve pervasızca, müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarını kastederek, "Cumhurbaşkanımız olmasa bunlar (hapisten) çıkar" ifadelerini kullanmıştı.
Programda yer alan açıklamalar şu şekilde idi:
HAKAN URAL: Dışarıdan davulun sesi hoş gelir de. Öyle değil. Dediniz ki; ‘bugün CUMHURBAŞKANIMIZ OLMASA BUNLAR ÇIKAR’ dediniz.
ÖZKAN MAMATİ: Tabii. Bu bir politik irade.
HAKAN URAL: Korkunç bir şey ama bu.
ÖZKAN MAMATİ: TABİİ ÇIKAR.
HAKAN URAL: İnanılmaz. Bakın tekrar ediyorum; Özkan Bey dedi ki ‘bugün Cumhurbaşkanımız olmasın çıkarlar.’
Söz konusu programda yer alan bu ifadeler, özellikle Cumhurbaşkanımıza yöneltilmiş oldukça ağır bir ithamdı. Bu sözlerle Özkan Mamati, aslında ortada bir suç olmadığını, müvekkil ve arkadaşlarının adil mahkemeler karşısında zaten suçsuz olduğunu ve bu sebeple de normal şartlarda hapiste kalmayacaklarını ama Cumhurbaşkanımızın talimatıyla cezaevinde tutulmakta oldukları ithamını yöneltmekteydi. Bu ifadeleriyle Özkan Mamati, böyle bir hukuksuzluğa Cumhurbaşkanımızın göz yumduğunu, hukuk devleti olan Türkiye'de hukukla değil talimatla insanların hapiste tutulduğunu iddia etmiş ve bunu basın yoluyla açık açık ifade etmekten hiç çekinmemişti.
Söz konusu ifadeler, Özkan Mamati tarafından konuk olduğu başka yayınlarda da dile getirilmiştir.
Bu sakıncalı ifadelerin sonrasında, Cumhurbaşkanımızdan veya Cumhurbaşkanlığı yetkililerinden, bu açıklamaların son derece yanlış olduğu, Türkiye'nin bir HUKUK DEVLETİ olduğu ve kişilerin hukuki durumlarının adalet mekanizması karşısında TARAFSIZCA değerlendirildiği, Cumhurbaşkanımıza yönelik böyle bir ithamın da ASLA KABUL EDİLEBİLİR OLMADIĞINA dair bir açıklama bekledik. Ancak bu ifadelerin üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen, Cumhurbaşkanımızın böyle bir suçlamayı asla kabul etmeyeceğine ve bu hukuksuz uygulamaların asla bir parçası olmayacağına dair CUMHURBAŞKANLIĞINDAN HİÇBİR AÇIKLAMA GELMEMİŞ BULUNMAKTADIR.
Kişilerin, özellikle ana akım medyada, Cumhurbaşkanımıza yönelik böyle açık suçlayıcı ithamlarda bulunması, suçsuz insanların cezaevinde Cumhurbaşkanından gelen talimatla tutulduğunun söylenmesi ve bu konuda bu kadar rahat konuşabilmesi ülkemiz adına son derece sakıncalı bir durumdur. Söz konusu kişilerin, bir kısım basını kullanarak gerek hukuk sistemi, gerek devlet yetkilileri, gerekse Cumhurbaşkanımız hakkında pervasızca konuşabildikleri, hakimleri/savcıları ve hatta bakan yardımcılarını tehdit eder bir raddeye geldikleri malumdur. Bu vahim görüntü, zaten devletin bekası bakımından ciddi bir tehlike arz ederken, milletimizin adalete güvenini şiddetli şekilde sarsmaktadır. Bir avuç vasıfsız kişinin basın yoluyla bu tehditleri bu kadar rahat yapabilmesi, hatta devlet yetkililerine bu derece kolay suçlamalar yöneltebilmesi, onları açıkça adalet üstü olmakla suçlamaları, ülkeyi felakete götürecek dehşetli bir durumdur.
Tüm bu olanlara karşı sessizlik, söz konusu kişilerin daha da cesaret verebilir ve durumun vahametini daha da artırabilir.
Sayın Cumhurbaşkanımızdan beklentimiz, kendisine yönelik böylesine ağır ithamlarda bulunan bu kişilere gereken cevabı vermesi ve söz konusu iddialara itirazlarını yöneltmesidir. MÜVEKKİL VE ARKADAŞLARI, SÖZ KONUSU İTHAMIN DOĞRU OLMADIĞINI ELBETTE ÇOK İYİ BİLMEKTE, BAŞINDAN BERİ BU KONUDA EN KÜÇÜK BİR ŞÜPHE BARINDIRMAMAKTADIRLAR. Ancak basına çıkan söz konusu kişilerin pervasız suçlamalarını durdurmak ve milletimize adalet adına güven vermek adına, bu durumun Cumhurbaşkanımız veya Cumhurbaşkanlığı yetkilileri tarafından açıklığa kavuşturulmasının önemli olduğu kanaatindeyiz.
Saygılarımızla kamuoyunun bilgilerine sunarız.
Adnan Oktar müdafi,
Av. Mert Zorlu