Müvekkil Adnan Oktar'ın, dünyada şu an savaşlardan beslenen bir sektör olduğuna, bu deccali sektörün deşifre edilip, Rahmani bir karşılıkla durdurulabileceğine; bu gerçekleştiğinde ise dünyaya bolluk ve bereket geleceğine dair açıklamalarını kamuoyunun bilgisine sunuyoruz:
Şu an dünyada, çıkması oldukça muhtemel bir 3. Dünya Savaşı konuşuluyor. Ukrayna, füzelerini Rusya'ya fırlatırken, Rusya nükleer silahlarla karşılık verme tehditlerinde bulunuyor. İsrail-Gazze arasındaki çatışmalar durmuş değil. İsrail, Suriye'ye ve nihayet Türkiye'nin güneydoğusuna doğru bir ilerleme gösterme istidadında. Dünya; Rusya-İsrail-Avrupa üçgeni içinde gerçekleşecek muhtemel çatışma ve huzursuzluklara hazırlanıyor. İran-İsrail arasındaki gerginlik ise hiç bitmiyor.
Dünyayı, çok da iyi bir dönem beklemiyor.
Bu, yaşadığımız ahir zamanın en önemli özelliklerinden biridir. Savaşların artması, dünyanın hemen her yerinde kan dökülecek olması, yeryüzünden barışın kalkacak olması kıyamet öncesi alametlerin başlıcalarındandır. Tüm bunlar hadisler ile haber verilmiştir. Bu hadislerden bazıları ise şu şekildedir:
YERYÜZÜNDEN BARIŞIN KALKMASI
"Bütün kalplerin içine fesat düştüğü için bir kısım halk diğeriyle konuşarak barış ve ittifak gösterileri yaparlar. Fakat kalplerinde BARIŞ İLE İTTİFAKA MUHALİF BİR DURUM OLDUĞU BİR DEVİR GELMEDİKÇE KIYAMET KOPMAZ." (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 382, no.701)
SAVAŞLARLA BÜYÜK ŞEHİRLERİN YOK OLMASI
"BÜYÜK ŞEHİRLER DÜN SANKİ YOKMUŞ GİBİ HELAK OLUR." (Kitab-ül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s. 38)
ANARŞİ VE KARGAŞANIN HER YERİ KAPLAMASI
"Kıyametin hemen yakınında ANARŞİ VE KARGAŞA GÜNLERİ VARDIR." (Suyuti, Cami'üs Sagir, 3/211)
"Dünya herc-ü merc içinde kaldığında, fitneler zuhur ettiğinde, yollar kesildiğinde, bazıları bazısına hücum etti¤inde, büyük küçüğe merhamet etmediği, büyüğe vakarlı davranmadığında Allah, bu sırada onlardan adavetin (düşmanlığın) kökünü kazıyarak dalalet kalelerini fethedecek ve evvelce benim ayakta tuttuğum gibi, ahir zamanında dini ayakta tutacak, önceden zulümle dolu olan dünyayı adaletle dolduracak birini (Mehdi) gönderecektir." (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman)
MASUM İNSANLARIN ÖLDÜRÜLMESİ
"MASUM İNSANLAR KATLOLUNCAYA KADAR Mehdi (as) çıkmayacak ve katliamlara yerde ve göktekiler, artık tahammül edemez bir hale geldiğinde zuhur edecektir..." (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 37)
MASUM ÇOCUKLARIN ÖLDÜRÜLMESİ
"Muhammed ümmetinden MASUM BİR ÇOCUK ÖLDÜRÜLDÜĞÜNDE, gökten bir münadi 'hak onda (Mehdi'de) ve onun yanında olandadır' diye haykırır." (Sabban İsafur Ragibin, s.154)
İNSANLARIN SEBEPSİZ YERE ÖLDÜRÜLMESİ
"Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resulullah (sav) buyurdular ki: 'İnsanlar öyle günler görecek ki, KATİL NİÇİN ÖLDÜRDÜĞÜNÜ, MAKTUL DE NİÇİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ BİLEMEYECEK.'" (Müslim, Fiten: 56, (2908))
KİŞİNİN KARDEŞİNİ ÖLDÜRMESİ
"KİŞİ, KARDEŞİNİ ÖLDÜRMEDİKÇE kıyamet kopmaz." (Kıyamet Alametleri, s. 141)
EVLERİN MEZAR OLMASI
"İnsanlara ölüm gelip EVLER MEZAR OLDUĞU ZAMAN halin nice olur", buyurdu. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 392, no. 726)
Burada bir kısmına yer verdiğimiz kıyamet alametlerine baktığımızda, dünyada savaşların, cinayet ve katliamların şiddetle artacağı bir dönem tarif edilmektedir. Tariflerden de açıkça anlaşılacağı gibi, bizler şu anda savaşlarla büyük şehirlerin yok olduğu, anarşi ve kavgaların her yanı kapladığı, masum insanların sebepsiz yere katledildiği, masum çocukların hatta bebeklerin öldürüldüğü, insanların kardeş katili olduğu bir dönemin içinde yaşıyoruz. Yine hadislerden anlaşılacağı gibi, bütün bunların son bulması ancak Hz. Mehdi (as)'ın ortaya çıkışı ile mümkün olacaktır. Allah huzur ve barış dolu dünyayı, onun vesilesi ile var edecektir.
Savaşların Sebebi Olan Deccalin Zihniyetine Karşı Akılcı Mücadele Etmek Gerekir
Hadislerdeki işaretlerden yola çıkarak, içinde bulunduğumuz ahir zamanda, deccalin oyununu iyi anlamak ve buna karşı verilecek mücadeleyi akılcı şekilde belirlemek gerekmektedir. Dikkat edilirse dünyada savaş ve çatışmaları sürekli olarak besleyen bir yapı vardır. Dünyanın kargaşa içinde olmasını isteyen bu yapı, hem tahakküm altına alabildiği toplulukları yönetebilmek hem de silah, füze, savaş uçağı, tank gibi savaş vesilesi ile canlı kalabilen sektörü ayakta tutabilmek için kargaşayı sürekli teşvik etmektedir. Savaş uçaklarının, cephanelerin, silahların, füzelerin üretimi için milyonlarca dolarlık paralar harcandığı ve bunların tümünün belirli bir ömrü olduğu dikkate alındığında, söz konusu sektörü idare edenler, üretilen bu araçların boşa gitmemesi ve sektöre yeni üretim alanları açmak amacıyla savaşları devam ettirmek isterler. Nitekim küresel askeri harcamalar, 2023'te, 2 trilyon 443 milyar dolar ile rekor kırmıştır.[1]
Ahir zamanda dünyaya hakim olan deccal sistemi, şeytani planlarıyla, kan dökmek için oluşturduğu kavgalarıyla, insanı hiçe sayan, maddiyatı ise adeta put edinen zihniyetiyle, savaş ve felaketlerin zeminin hazırlamaya devam edecektir.
Dolayısıyla, savaşları ortadan kaldırabilmek için devletlerle, onların askerleriyle değil; deccalin zihniyetiyle mücadele etmek gerekmektedir.
Deccal her zaman kendi zıddından, yani Rahmani olandan korkar. Dolayısıyla, deccal ile mücadeleyi Rahmani yöntemleri kullanarak yapmak gerekmektedir.
Dünyayı idare eden ülkeler genellikle din esası ile yönetilmektedir. ABD'yi Evanjelikler; İsrail'i ise yüksek hahamların hakimlik yaptığı Sanhedrin Mahkemesi yönetmektedir. İran, her ne kadar reform hareketleri ile ön plana çıksa da mollaların hakimiyetinde bir ülkedir. Bu ülkelerde, karar yetkisi hiçbir zaman devlet başkanına ait değildir. Dini meclis, mutlaka son kararı vermekle yükümlüdür.
Dünyadaki en temel çatışmaların bu ülkeler ekseninde veya dahlinde meydana geldiği dikkate alındığında, DÖKÜLEN KANIN DURDURULMASI İÇİN KURAN, TEVRAT VE İNCİL'İN YOL GÖSTERİCİLİĞİNE BAŞVURULMASI GEREKMEKTEDİR. Ülke liderlerine ve ülkelerin yetkili din adamlarına ulaşmak ve savaş ve kan dökme konusunda dinlerinin kendilerine ne dediğini hatırlatmak, her 3 dinde ortak olan değerleri göstermek ve bir olan Allah'ın her dinde insanları barışa çağırdığını ayetlerle izah etmek gerekmektedir. Kuran ayetleri, İncil ve Tevrat sözleri ile yol gösterildiğinde, ülkelerinin idaresinde söz sahibi olan din adamları, daha önce savaşı tek yol olarak görürken, bir anda, ortak ayetlerin ışığında barışı tercih etmektedirler.
Ülkelerin Dini Temsilcilerine, Kuran, Tevrat ve Dini Kaynaklarla Hatırlatmalarda Bulunarak Muhtemel Savaşların Durdurulmasına Vesile Oldum
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen 11 Ekim 2024 tarihli duruşma esnasında devletimizden görev talep etmiş ve 10 günlük süre içinde İsrail-Gazze saldırılarının durmasına vesile olacağımı belirtmiştim. Bundan böylesine emin olmamın sebebi, yukarıda anlatmış olduğum KURAN YÖNTEMİNİN VE AHLAKININ MUTLAKA SONUÇ VERECEK OLMASI; hatta daha önce sonuç vermiş olmasıdır. Devletler arasında olası saldırılar ve savaşlar baş gösterdiğinde, İsrailli hahamlar ve devlet yetkilileriyle hem Kuran hem de İslami kaynaklar; hem Tevrat hem de Musevi kaynaklardan çeşitli bölümler okumuş, onlara savaşın, Allah'ın razı olacağı bir fiil olmayacağını göstermiş ve Tevrat ve Kuran ayetleriyle kendilerini ikna etmiştim. Bu konular için hep, devletlerin dini temsilcilerini konuk etmiş ve bu konuşmaları karşılıklı uzlaşı ile gerçekleştirmiştik. İsrail-Gazze savaşlarının durdurulması için Sanhedrin hahamları ile görüşmüş; İran'ın İsrail'e muhtemel nükleer atağı için karar meclisinde bulunan mollaları davet etmiş; dünya çapında bir savaş beklentisi içinde olan Amerikan Evanjeliklerinin zihniyetlerinin yanlışlığını tarif etmek için de ABD'nin en kıdemli Evanjelikleriyle canlı yayında görüşmeler yapmıştım. Daha önce de kamuoyunun takdirine sunmuş olduğumuz gibi, bu görüşmeler sonrasında İsrail'in muhtemel Gazze saldırıları DEFALARCA ENGELLENMİŞ, İran, -haram olduğunu belirterek- aniden nükleer füze kullanımını İPTAL ETMİŞ, Evanjelikler çok daha ılıman bir hayat görüşü benimseyerek, Müslümanlarla da ittifak edilebileceğine kanaat getirmişlerdir.
İsrailli kıdemli hahamlarla ve devlet yetkilileriyle canlı yayınlar esnasında yapılan görüşmeler sonucunda, Gazze'ye yönelik sayısız muhtemel saldırı durdurulmuştur:
23.03.2023
İran'ın İsrail'e nükleer saldırı yapmaya hazırlandığı aşamada, İran devletine yönelik açıklamalarımız ve İran devletinin yetkili mollalarıyla canlı yayında yaptığımız görüşmeler sonrasında, İran, haram olduğu gerekçesiyle bu saldırıları durdurmuştur:
19 Aralık 2009
Evanjelik Hristiyanlarla canlı yayınlarda yaptığımız görüşmeler neticesinde, dünyaca ünlü Evanjeliklerin, dünya savaşını hedefleyen bakış açıları büyük ölçüde değişmiştir:
Bunlar gibi yapılan sayısız görüşmede Kuran ayetleri, İncil ve Tevrat sözleri okunmuş, İslami ve Musevi kaynaklardan bölümler alınarak çeşitli değerlendirmeler yapılmış ve kutsal kitapların yol göstericiliğinde gidilmesi gereken istikamet birlikte belirlenmiştir.
BU İSTİKAMET HER DEFASINDA BARIŞA VE İTTİFAKA ÇIKMAKTADIR.
Dini esas alan devlet yetkilileri, Kutsal Kitapların işaret ettiği bu yola hiçbir şekilde direnmemektedirler. Çünkü devletlerinin yönetim esası dine dayanmaktadır.
Hz. Mehdi (as) zuhur ettiğinde, halklara ve devletlere, Kutsal Kitaplarla hitap edecek ve yeryüzünün tümünde barışın sağlanmasına vesile olacaktır. Canlı yayın konuklarımızla yaptığımız görüşmelerde, bir kısım çatışmaları, anlaşmazlıkları, huzursuzlukları durdurabildiysek, BU, HZ. MEHDİ (AS)'IN YÖNTEMİNİ ESAS ALDIĞIMIZ İÇİNDİR. Deccalin yöntemini değil de Hz. Mehdi (as)'ın uygulayacağı yöntemi benimsemek, her zaman Allah Katında başarı sebebidir.
Elbette, TÜM DÜNYAYA HAKİM OLACAK OLAN BARIŞ, ancak ve ancak HZ. MEHDİ (AS) DÖNEMİNDE MÜMKÜN OLACAKTIR.
Savaş Harcamalarına Ayrılan Paralar ile
Tüm Dünyada Yoksulluk Ortadan Kalkabilir
Aslında tüm bunlar, Allah'ın ayetleriyle ve ahlakıyla hareket edildiğinde, büyük sorunların çözümünün ne kadar kolay olduğunu da göstermektedir.
Bu Rahmani yöntem izlendiğinde, deccalin savaşları ayakta tutmak, savaş harcamalarını artırmak, savaş ekonomisinden nemalanmak için kullanabileceği tüm yollar sekteye uğrayacak ve savaş harcamalarına ayrılan devasa paralar; sağlığa, eğitime, bilime, dünyanın güzelleşmesine, yaşadığımız ortamların zarafetine, teknolojiye harcanacaktır. YOKSUL KİMSE KALMAYACAK, insanlar geçim derdine düşmeyecek, EKONOMİK KRİZLER YAŞANMAYACAK, insanların tamamının ÇOK GÜZEL EVLERİ VE ARABALARI olabilecektir. Dünyadaki ekonomik krizin suni oluştuğu, bu suni krizin en önemli birinci sebebinin açgözlülük-bencillik-materyalist zihniyet; ikinci sebebinin de savaş harcamalarına ayrılan paralar olduğu unutulmamalıdır.
Savaş harcamalarına ayrılan 2 trilyon 443 milyar dolar, aslında önemli bir rakamı da sembolize etmektedir. 2023 Dünya Bankası'nın raporlarına göre, yoksulluğu bitirmek için dünya genelinde gerekli olan yatırım miktarı da 2,5 trilyon dolardır. Üstelik bu tutar, sadece doğrudan yoksulluğu ortadan kaldırmakla kalmayacak, aynı zamanda ülkelerin altyapılarını güçlendirmek, ekonomilerini iyileştirmek ve sosyal hizmetlere erişimi artırmak için gereken maliyetleri de karşılayacaktır.
Bir başka deyişle, SAVAŞLAR DURSA, SAVAŞTAN NEMALANANLARIN KAYNAKLARI KESİLSE, YOKSULLUK DİYE BİR ŞEY DE KALMAYACAKTIR. Tanklara, füzelere, savaş uçaklarına, silahlara, savunma sanayiine, savaş amaçlı kullanılan nükleer silahlara, savaş gemilerine harcanan tüm paralar, güzel evler, teknolojik cihazlar, insanların rahatça kullanabileceği lüks beyaz eşyalar, arabalar, birbirinden güzel mobilyalar, kıyafetler, mücevherler olarak insanların karşısına çıkacaktır. Bugün kirayı nasıl öderim diye düşünen insanlar, sadece savaş harcamalarının ortadan kalkmasıyla rahat ve güzel hayatlar yaşayabileceklerdir.
Savaş harcamalarının ortadan kaldırılması ile aşağıdaki evler kimse için hayal olmayacaktır:
Savaş harcamalarının durdurulmasıyla, mermi, tabanca, tank ve savaş uçağını yapmak için kullanılan demir-çelik; evlerde modern ve fonksiyonel beyaz eşyalara dönüştürülecektir:
Savaş harcamalarının durdurulmasıyla, sofralarda en estetik ve zarif tabaklar, vazolar kullanılacaktır:
Savaş harcamalarının durdurulmasıyla her ev olağanüstü güzellikte ve kalitede eşyalarla dekore edilecektir
Şeytanın Oyunu Bozulursa, Tüm Dünya Refah İçinde Yaşayabilir
Savaşı, zenginleşmek ve güçlenmek için bir yol olarak kullananlar, bunun için milyonlarca insanın yaşamını yitirmesini, yurtlarından olmalarını, ülkelerin harap olmasını umursamayan kişiler, deccalin kullandığı piyonlardır. Ahir zamanda, tıpkı deccalin durdurulması gerektiği gibi, bu kişilerin de yolunun kesilmesi gerekmektedir. Yukarıda detaylı anlatıldığı gibi, onların sırf zenginleşmek ve şeytanın kurduğu kötülük yoluna aracı olmak için alevlendirdiği savaşlar, Rahmani yöntemlerle ortadan kaldırılabilir. Şeytanın bu oyunu bozulabilir. Tüm dünya rahatlık, bolluk, zenginlik içinde yaşayabilir.
Dünyada yoksulluk diye bir kavramın olması şaşırtıcı bir şeydir. Çünkü dünyanın tüm kaynakları, tüm insanlara fazla fazla yetecek düzeydedir. Sorun, bunların insanlara değil, savaşlara ayrılmasıdır.
Hz. Mehdi (as) zuhur ettiğinde, zaten tüm dünya barış ile dolacak, SAVAŞLARIN TÜMÜ SONA ERECEKTİR. O vakte kadar elbette BİZİM DE YAPABİLECEĞİMİZ ŞEYLER VARDIR. Deccalin bu sinsi oyununu deşifre edilebilir ve Rahmani yöntemlerle, Kuran'ı ve diğer kutsal kitaplardaki Kuran ile mutabık açıklamaları esas alarak, savaş çığırtkanlığını susturulabilir. Bunu daha önce tüm Türkiye'nin önünde başarmış olmam, bu yöntemle hareket edildiğinde ne büyük başarılar elde edilebileceğini göstermektedir. Tekrar belirtmem gerekirse; devletim imkan verdiği takdirde, yine aynı yöntemlerle mevcut savaşların durdurulabileceğine kanaatim tamdır. Yine daha önce belirttiğim gibi, bu konuda talebim cezaevinden çıkmak değil; yalnızca bana ilgili kişilerle görüşmemi sağlayacak bir oda tahsis edilmesidir. Bundan, şahsım adına bir çıkarımın olmadığı açıktır. Bir Müslüman olarak, dini, vicdani ve ahlaki bir sorumluluk olarak, insanlık adına çok büyük kazançlar geleceğine inandığım için bu yolda gereken her şeyi yapmaya hazır olduğumu belirtir, saygılarımı sunarım.
Adnan Oktar
[1] https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/kuresel-askeri-harcamalarda-2023te-2-trilyon-443-milyar-dolarla-rekor-kirildi/3198616