HAKAN URAL’A, KARANLIK ve GAYRİ MEŞRU HAYATLAR YAŞAYAN İNSANLARIN İFTİRALARINI AKTARMAK YAKIŞMIYOR
Hakan Ural, 2 Ocak 2024 tarihinde Kanal D’de yayınlanan Neler Oluyor Hayatta isimli programda, bir kez daha, Sayın Adnan Oktar ve arkadaşları aleyhinde, illegal derin devlet yapılanmasının kullandığı bazı karanlık, iftiracı kişilerin iç dünyasını yansıtan, gerçeklerle hiçbir ilgisi olmayan, hayali iddia ve benzetmelerine yer vermiştir.
Duyduğu iddiaları bir kez bile derinlemesine incelemeden, araştırmadan, düşünmeden aktarmak Hakan Ural’a yakışmamaktadır, bu nedenle de verdiği ahlak derslerini kimse dikkate almamaktadır.
Hakan Ural, muhtemelen farkına varmadan, son aylarda provokasyon, manipülasyon, iftira, algı mühendisliği gibi eylemler için illegal derin devlet yapılanmasının kullandığı bazı kişilerin iftira ve iddialarını aynısıyla kullanmaktadır.
Tek bir elden yönetildiği belli olan bu iddialardan biri de, Fergio House isimli oluşumla camiamız arasında benzerlik kurulmasıdır. Tekrar ediyoruz, bu benzerliği kuran sadece Hakan Ural ve halkımızın adeta nefret ettiği söz konusu 2-3 kişidir.
Sadece dekolte kıyafetten yola çıkarak bu zorlama benzerliklerden medet umanların amacı: Sayın Adnan Oktar ve arkadaşları hakkındaki dava dosyasının bomboş olduğunun, ortada hiçbir suç olmadığının herkesçe anlaşılması nedeniyle, 6 yıllık kumpas boşa gitmesin diye camia aleyhinde olumsuz bir algı oluşturmak, camianın itibarını kendilerince zedelemektir.
Hakan Ural ve benzeri kişilerin göz ardı ettikleri bazı gerçekler:
- Güzel, bakımlı, iyi giyimli kadınların ve erkeklerin bir arada bulunmaları, o grupta gayri ahlaki bir yaşam olduğu anlamına gelmez.
Ne yazık ki özellikle son yıllarda, güzel, bakımlı, zengin, gösterişli insanlara karşı kıskançlık ve öfke giderek tırmanmaktadır. Hatta güzel veya zengin bir insanın yaşadığı mağduriyetler bazı kesimlerde adeta sevinç naralarıyla karşılanmaktadır.
Bu kesimler, kıskançlık duygularıyla, güzellikleriyle, iyi yaşamlarıyla dikkat çeken insanları aşağı çekmek, yok etmek, itibarsızlaştırmak için her türlü çirkin yola başvurmaktadır. Bunun başında da bu kişileri gayri meşru bir hayatla suçlamak bulunmaktadır.
Bilakis kendileri gayri meşru yaşamlar süren, her türlü ahlaksızlığı işlemekten geri kalmayan, hatta fuhşu, para karşılığında cinsel ilişkiye girmeyi veya eşini, kızını bu yolda kullanmayı, eşcinselliği, alkolikliği, uyuşturucu kullanmayı normalleştiren bu insanlar, diğerlerini de aynı ahlaksızlığın içinde zannederek, çok kolay iftira atabilmekte veya iftiraları yayabilmektedirler.
Hakan Ural’ın, bu gibi kimselerin iftiralarını araştırmadan, soruşturmadan yaygınlaştırması kendisine yakışmamaktadır.
- Sayın Adnan Oktar ve arkadaşları Kur’an talebesidirler; İslam Birliği’nin kurulmasına imani ve kültürel zemin oluşturmak gibi ulvi bir amaçları vardır. Dolayısıyla bu tür oluşumlarla en küçük bir benzerlikleri veya ortak noktaları olamaz.
Hayatlarının her anını inançları ve bu ulvi amaçları için geçiren, fedakarlık içinde bu yolda ciddi gayret gösteren, cezaevini Yusuf Medresesi olarak gören, Allah’ın varlığının bilimsel delillerini, Kur’an’ın hak kitap olduğunu, İslam’ın barış dini olduğunu ve daha birçok konuyu yüzlerce kitap, binlerce konferans ve belgesel ile tüm dünyaya anlatmış olan bir grubu; son derece dejenere ve zevk peşinde bir görünüm veren bir grupla benzetmek, büyük bir hezeyandır.
Hakan Ural’a bir kez daha, akla, mantığa, vicdana ve delillere göre haberler yapmasını; görevi provokasyon olan trollerin söylediklerini araştırmadan, akıl ve mantık süzgecinden geçirmeden aktarmamasını tavsiye ediyoruz.
Kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunarız.