Mücahit Birinci’nin özgürlükleri kısıtlamak arzusuna PKK, DHKPC gibi eli kanlı silah örgütlerinin propaganda faaliyetlerini değil de yalnızca Adnan Oktar’ı gerekçe göstermesi ibretliktir.

Mücahit Birinci 2 Ağustos 2024 tarihinde KRT TV’de, 8 Ağustos 2024 tarihinde Ekol TV’de programa katılmış ve Instagram’ın ülkemizde yayına kapatılmasını savunan beyanlarda bulunmuştur. Bu yasaklamayı savunurken de tek gerekçe olarak ortaya koyduğu şey, güya Adnan Oktar’ın sosyal medya üzerinden bir takım kişileri hedef alan paylaşımlar yaptığı veya yaptırdığıdır.

Öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki Adnan Oktar 7 yıldır tutukludur. Türkiye’de PKK, DHKPC mensuplarına ve yöneticilerine, mafya liderlerine yapılmayan uygulama Adnan Oktar’a yapılmakta, avukat görüşlerine kısıtlama uygulanmaktadır. Bu sebeple de avukatlarıyla görüşmelerinin tamamı görüntülü ve sesli olarak kaydedilmekte, avukatlarıyla görüşü esnasında yanında bir infaz koruma memuru sabit durmakta ve avukatlarının kendisine getirdiği veya kendisinin avukatına verdiği tüm evraklara el konulmakta ve denetimden geçmektedir. Yani Adnan Oktar’ın 7 yıldır cezaevinde aldığı her nefes kayıt altındadır. Bu kayıtların hiçbirinde Adnan Oktar’ın dışarıdaki arkadaşlarına herhangi bir mesaj veya talimat ilettiği tespit edilmemiştir. Adnan Oktar’ın böyle bir şeye ihtiyacı da bulunmamaktadır.

Nitekim basına da yansıyan haberlerde görüldüğü üzere Adnan Oktar’ın sözde bir örgütü yönettiği, insanları yönlendirdiği vs gibi isnatlara delil olarak tek bir cümle bile ortaya konulamamakta, sadece görüştüğü avukat sayısı, avukatların hanım olması ve genç olmaları konu edilmektedir. Böylece bir kez daha konunun tamamen magazinsel olduğu ortada bir suç veya suça dair eylem bulunmadığı gözler önüne serilmektedir.

Tüm bunlara rağmen sosyal medyada yapılan birtakım paylaşımlar bahane edilerek,bu sosyal medya paylaşımlarıyla Adnan Oktar arasında hiçbir somut bağlantı bulunmadığı, kanunen hiçbir haklı sebep olmadığı halde Adnan Oktar’a yönelik hukuksuz yasaklar ve kısıtlamalar devam ettirilmektedir. Bu durumda söz konusu bazı paylaşımların, Adnan Oktar’a yönelik haksız ve hukuksuz uygulamaları devam ettirmek için malum odaklar tarafından yapılıyor olması ihtimalinin de son derece yüksek olduğu görülmektedir. Bu sebeple Adnan Oktar bu paylaşımlar hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına şikayette de bulunmuştur.

Kuşkusuz ki, Adnan Oktar ve arkadaşlarının neredeyse her adımını çok yakından takip ettiği görülen Mücahit Birinci de bu gerçekleri gayet iyi bilmektedir. Buna rağmen katıldığı her TV programında, hemen her açıklamasında, sık sık da sosyal medyasında, olur olmaz her meselede konuyu Adnan Oktar’a getirmekte, adeta bu konuda özel bir misyon üstlendirilmiş imajı vermektedir. Misyonunun gereği olarak da son derece şaşırtıcı ve pek de sağlıklı görünmeyen bir öfke ve hırsla Adnan Oktar’a daha da çok baskı yapılmasını, daha da çok mağdur edilmesini, hakkın ve hukukun çiğnenmesini istemektedir. Bunun için de her fırsatı kollamakta, bu yayındaki açıklamalarında da görüldüğü üzere Instagram’ın kapatılması gibi Adnan Oktar ile uzaktan yakından alakası olmayan bir konuyu bile Adnan Oktar’a ithamda bulunmak için malzeme yapmaya çalışmaktadır.

Çok şaşırtıcı olan bir husus ise Mücahit Birinci’nin Instagram’ı kendince Türkiye için tehlikeli bulduğunu izah ederken;

  • Elinde 40 bin insanın kanı bulunan PKK’nın her gün gençleri dağa çıkarmak için sosyal medyada yaptığı propagandadan,
  • Yine PKK sempatizanları tarafından yoğun olarak paylaşılan terörist başı Öcalan’ı öven mesajlardan,
  • DHKPC sempatizanlarının uzun namlulu tüfekler eşliğinde sokak ortasında yaptıkları yürüyüşlerin bir nevi gövde gösterisi olarak sosyal medyada yayınlanmasından,
  • DHKPC ve diğer bazı terör örgütlerinin cezaevi eylemleri, açlık oruçları, yasa dışı yayınlarıyla ilgili hemen her gün sosyal medyada yer alan yayınlardan,
  • Cumhuriyetimiz’in temel değerleri olan Atatürkçülük ve laiklik gibi vazgeçilmez hususları hakaretvari söylemlerle hedef alanlardan,
  • Türkiye Cumhuriyeti aleyhinde yapılan kara propagandadan,
  • Toplumsal düzeni bozmayı amaçlayan, kutuplaşmayı körükleyen, provokatif olduğu açıkça görülen paylaşımlardan,

Ve bunlar gibi vatanı, milleti, devleti açıkça tehdit eden en hayati konulardan değil de sadece Adnan Oktar’dan bahsetmesi ciddi bir akıl tutulması görünümü ortaya koymaktadır.

Bahsedilen paylaşımların ne olduğu, içeriği ve kim tarafından yapıldığı Adnan Oktar tarafından bilinmemektedir. Ancak Mücahit Birinci’nin sözlerinden anlaşıldığı kadarıyla, Adnan Oktar Davası dosyasında yaşanılan hukuksuzlukların ve atılan iftiraların gerçek yüzünün bilinmesi ve öğrenilmesi Mücahit Birinci’yi rahatsız etmektedir. Fikirden ve fikirlerin ifade edilmesinden sadece kendi fikirlerine, anlattıklarına ve savunduklarına güvenmeyenler çekinir. Mücahit Birinci’nin bunlar anlatılmasın diye Instagram’ın kapanmasını isteyecek kadar çekinmek yerine, eğer Adnan Oktar ve arkadaşlarının suç işlediğine dair elinde somut delil varsa bunu ortaya koyması daha doğru olacaktır.O zaman insanları ikna etmek için bu kadar uğraşmasına da gerek kalmayacaktır. Çünkü somut delil ve doğru söz her zaman kendini savunur. Yalan, iftira ve propaganda ise her zaman yenilmeye mahkumdur.

Şunu da vurgulamak gerekir ki Adnan Oktar ve arkadaş grubu eğer gerçekten Mücahit Birinci’nin iddia ettiği gibi silahlı bir suç örgütüolsaydı yöntemleri çok daha farklı olurdu. Bu sebepledir ki Mücahit Birinci ve kendisi gibi birkaç kişi daha Adnan Oktar aleyhinde propaganda yapmayı, bunu da son derece çirkin, kişilik haklarını ihlal eden üslup ve tarz içinde devam ettirmeyi alışkanlık haline getirebilmektedir. Zira karşılarında gerçekten bir silahlı suç örgütü olsa değil bu cümleleri kurmak Adnan Oktar’ın adını dahi anmaktan imtina edecekleri açıktır.7 yıldır kesintisiz devam eden son derece öfkeli ve kontrolsüz üslupları da, Adnan Oktar’ın kanunlara saygılı, Devlete itaatli, makul, itidalli, vicdanlı, dürüst ve asla suç işlemeyecek biri olduğundan emin olduklarının delilidir.

Özetle, Mücahit Birinci her ne kadar Instagram’ın kapatılmasını savunurken kendince gerekçe olarak Adnan Oktar’ın ismini kullansa da bahsettiği paylaşımların Adnan Oktar ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Mücahit Birinci’nin sosyal medyadaki zararlı eylemlerden rahatsızlığı varsa asıl konusu PKK, DHKPC, IŞİD vb gibi terör örgütlerinin propagandaları ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerini hedef alanların paylaşımları olmalıdır.

Kamuoyunun bilgilerine sunarız.

Daha yeni Daha eski