Vatan Partisi Genel Başkanı Sn. Doğu Perinçek, 22.05.2022 tarihli Aydınlık Gazetesi'nde yayınlanan açıklamalarında, müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarına yönelik bir dizi gerçek dışı itham ve iddialarda bulunmuştur. Müvekkil Adnan Oktar’ın, yazıda geçen bu asılsız itham ve iddialara ilişkin cevap ve açıklamaları ise şöyledir: 

  1. Sayın Doğu Perinçek aslen kibar, saygın, tanınmış, tecrübeli ve sağ duyulu bir şahsiyet olmakla birlikte, Darwinist-materyalist felsefeye olan bağlılığı ve Maocu Marksist ideolojinin önde gelen savunucularından olması sebebiyle, dindarlara karşı çoğu zaman katı ve ön yargılı bir tutum sergilemektedir. Kendisinin, inancı ve ideolojisi gereği Türkiye’nin de Çin benzeri komünist bir devlet rejimi ile yönetilmesini, dinsiz-ateist bir millet inşa edilmesini hayal ettiği ettiği bilinmektedir. Herkesin inancına ve düşüncesine saygı duymakla birlikte, kendi görüşü ve ideolojisine karşı olan herkesin ortadan kaldırılması gerektiği imajını veren tutum ve açıklamalarının nezaketli ve sağ duyulu kişiliğine yakışmadığı kanaatindeyiz.
  2. Sayın Perinçek’in temsil ettiği “Aydınlıkçı” camianın uzun yıllardan bu yana müvekkile yönelik husumetli bir tutum sergilemesinin altında yatan gerçek neden de, müvekkilin Darwinist-materyalist felsefeye karşı sürdürdüğü bilimsel mücadele kapsamında evrim teorisini çürüten sayısız eser kaleme almış olmasıdır. Müvekkilin eserlerinde, evreni ve canlıları Allah’ın yarattığı gerçeğini, modern bilimsel bulguların Darwinizm’i geçersiz kıldığını, canlılığın kökeninin ‘Yaratılış’ olduğunu insanlara akılcı ve etkili bir biçimde anlatıyor olması görülen o ki söz konusu çevrede ciddi rahatsızlık meydana getirmektedir. 

Müvekkil ve arkadaşlarının 40 yıla yakın süredir birlikte yürüttükleri bilimsel ve kültürel faaliyetler neticesinde, 

  • Müslümanlar eğitilip bilinçlenmiş, 
  • Geçmişteki alışılmış pasif ve yenik durumlarından çıkıp sıyrılmış,
  • İman zafiyetinden kurtularak Darwinist-materyalist felsefenin yıkıcı etkisine karşı durabilmiştir.

Bu da söz konusu çarpık felsefeleri dünya görüşü olarak benimsemiş bazı kesimlerin, müvekkil ve arkadaşlarına yönelik körü körüne ideolojik bir husumet beslemesine ve ortadan kaldırılmaları gerektiğini düşüncesine kapılmalarına sebep olmaktadır. 

Oysa, başta Sayın Perinçek olmak üzere sol kesimdeki aydınlara yakışan, fikire fikirle karşılık vermek, doğrular bilimsel olarak ortaya konulduktan sonra da da bu doğrulara saygı duymaktır.

  1. Sayın Perinçek ve Aydınlıkçıların -aslında tümüyle boş ve anlamsız bir iddia olmakla birlikte- bir insana NATO teşkilatının (güya) adamı olmak gibi garip ve saçma iddialar yöneltmelerinin amacı, bilgi ve kültür düzeyi düşük bazı kesimler üzerinde aleyhte algı oluşturabilmektir. Gerçeklerle hiçbir bağlantısı olmayan, daha söylendiği anda anlamsızlığı ve tutarsızlığı bariz olan iddialar ve söylemler klasik komünist, Maocu demagoji taktiklerinden biridir.  Avrupa ve Kuzey Amerika’daki 30 ülkeyi biraraya getiren askeri ve siyasi bir ittifak olan NATO, temel bir Türk Devlet politikası olarak mensubu olduğumuz bir kurumdur. Yani, NATO ülkeler bazında mensup olunan uluslararası bir savunma paktıdır. Dolayısıyla, NATO'nun adamı olma ya da olmama gibi gülünç bir kavram hiçbir terminolojide bulunmamaktadır. Kişileri, "NATO’nun adamı olmak" gibi anlamsız ifadelerle tanımlamanın halk üzerinde gizemli bir etki ve dehşet oluşturacağını düşünmek ise aslında Aydınlıkçıların zihin dünyasının “naif”liğini ve Türk milletinin aklını ve zekasını hiç tanımadıklarını göstermesi açısından ibret vericidir. 

Müvekkilin NE NATO’NUN NE DE BAŞKA BİR OLUŞUM VEYA HAREKETİN DEĞİL SADECE ALLAH’IN ADAMI olduğu hayatıyla tescillenmiş bir gerçektir.

  1. Sayın Perinçek’in temsil ettiği “Aydınlıkçı” oluşum, güya hükümetin yanındaymış ve sözüm ona hükümete destek oluyormuş izlenimi vermeye çalışsa da aslında hükümetimizi kendi çıkarları için kullanmayı amaçlıyormuş izlenimi vermektedir. Bilindiği üzere Maoculuk, özünde hem “milliyetçiliği çıkmaz bir yol” olarak niteleyip reddeder, hem de Allah'ı ve tüm dinleri reddedip inkar eder. Bu sebeple aralarında herhangi bir ayrım gözetmeksizin tüm milliyetçi ve Atatürkçü sivil toplum örgütlerine, tüm dini cemaat ve organizasyonlara da tamamen karşıdır.  Bu sebeple hükümetimizin, “Aydınlıkçı” camianın MARKSİST ve KOMÜNİST İZAHLARINA ALDANMAMASI; KLASİK MAOCU TAKTİK ve OYUNLARINA KARŞI DA DİKKATLİ OLMASI VE TEDBİR ALMASI, Devletimizin ve milletimizin bekası için hayati bir önem taşımaktadır.
  2. Aydınlıkçı yapılanmanın MÜSLÜMANLAR ALEYHİNDE OLUMSUZ BİR KAMUOYU OLUŞTURMAK, VATANDAŞLARIMIZI DİNDEN ve DİNDARLIKTAN SOĞUTUP MİLLETİMİZİ BİRBİRİNE KIRDIRMAYA zemin hazırlayan üslubuna karşı da dikkatli olunması önemlidir.

Sayın Perinçek’in ifade özgürlüğüne saygı duymakla birlikte aşağıda bazı örneklerine yer verdiğimiz açıklamalarının toplumun birliği ve bütünlüğü, Devletimizin bekası açısından içerdikleri tehlike de açıkça görülmektedir:

"Dincilik, işte emperyalizm ile birlikte bu milleti kendi kulları haline getirmek için kullandıkları bir sömürü aracıdır onlar için. TÜRBAN DEDİKLERİ İSE, HAÇLI İRTİCANIN SİYASAL KÖLELEŞTİRME, CARİYELEŞTİRME ARACIDIR" (Ağustos 2008, Aydınlık)

"KININDAN ÇIKMIŞ KILIÇ GİBİYİZ, CEMAAT ve TARİKATLARIN KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ." (10 Mart 2014 basın toplantısı)

"DİN VİCDANLARA SIKIŞTIRILMALIDIR" (23 Ekim 2017, Akit TV)

"Türkler Arapların dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Arapların, ne aynı dinde bulunan Acemlerin ve ne de Mısırlıların vesairenin Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir etkide bulunmadı. Aksine, TÜRK MİLLETİNİN MİLLİ BAĞLARINI GEVŞETTİ; MİLLİ HİSLERİNİ, MİLLİ HEYECANINI UYUŞTURDU" (6 Ekim 2013, Aydınlık)

  1. Kendilerini Ehli Sünnet olarak tanımlayan bir kısım Müslümanların da, Allah’ı ve dini inkar eden MAOCU ZİHNİYETLE BİRLİKTE olmanın anormalliğini fark edememeleri dikkat çekicidir. Kumpaslarla masum Müslümanları hapse attıran, Allah’ın varlığını ve birliğini anlatan kitapları yasaklatan, Darwinizim’in geçersizliğini belgeleyen internet sitelerini kapattıran, dalga dalga ateizm ve deizmin yayılmasına sebep olan, Müslümanı Müslümana kırdırmayı amaçlayan Marksist, Komünist ve Maocu ideolojilerin mensuplarıyla birlikte hareket etmek, onlarla aynı ağız ve üslupla konuşmak kendilerine hiç yakışmamaktadır.

Kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunarız…

Av. …………

Daha yeni Daha eski